Bir Haftasonu Kahvaltısı

Geçen hafta Pazar günü bir değişiklik yapıp Dedeman Otelinin yanındaki parka kahvaltıya gittik ailece çok güzel ve hoş bir kahvaltı oldu benim için. Uzun zamandır böyle bir etkinliğe ihtiyacım varmış meğer :) . Ankara dan ablamda geldi ve annem,ablam,ben,eşim pzar kahvaltısına gittik. Uzun zamandır gitmediğim yerler çok değişmiş doğrusu güzelleşmiş gelişmiş resmen huzur buldum . Bundan sonra en azından 2 haftada bir kahvaltı yapmaya buraya gideceğim.

Gözden Kaçanlar1......

Yaw ben bu olaya iyice taktım ve takmaya da devam edicem bunu kendime bir borç saydım artık aşagıda yer alan yazılarda Bu ülkeye Cumhurbaşkanı olacak bir adamın kendi ağzından çıkan sözleri yer almakta bu kimilerinin gözardı ettiği sözler aslında nekadar ciddi bir durum içindeyiz apaçık gözükmekte MİLLET IRADESIYLE bu konuma kadar getirilen yada getirilmeye çalışılanların söylemleri buyrun okuyun hepsi gerçekci ve söylenen sözler hadi bakalım siz çıkın işin içinden ve halen tepkisiz kalın.

• "Elhamdülillah şeriatçıyız" -------Aman ne güzel--------
• "Ben tekkeye değil dergaha ggittim" ----------Zikri neyse fikri de odur -----------
• "ATA' ya saygı duruşunda sap gibi ayakta durmaya gerek yok" ------ Bunca zamandır saygı gözterisi efendi tarafından SAP'lık olarak nitelendiriliyor------
• " Her 10 Kasımda yaygara kopartılıyor" -------Başka ne denilirki----
• "İstanbu'u Medine yapacağız"
• "Bütün okullar İmam Hatip yapılacak"
• " Sadece imamlar resmi nikah kıysın" -----????---
• "Ben Millet Meclisinin de Dua ile açılmasından yanayim" ----Açılışlar İstiklal marşıyla yapılan açılışlar dan sonra söylenen söz----
• "Mayo reklamı şehvet sömürüsüdür"
• "Cumhur Başkanının İmamhatipli olacağı günler yakındır " ---- Öyle gözüküyor"
• Türkiye Kendine din olarak Kemalizmi almış ve başka hiçbir dinehayat hakkı tanımayarak kitlelere zorla dikte ettirmiştir -------T.C. vatandaş kimliği taşıyan 80 milyon halkın kaçında dini kısmında kemalizim yazmakta hayret bir olay-----
• Türkiyenin yarınlarında artık kemalizim ve benzeri rejimlere ,sistemlere yer yokturKemalizim kendisini üretmesi söz konusu değildir.Bizim için en belirleyici İslam'ın etkileridir.Herşey ona göre belirlenir.
• Camiler Kışla ,minareler süngü,kubbeler miğfer ,müminler askerlerimizdir
• Demokrasi bizim için bir amaç değil araçtır.Amacımıza ulaşana kadar demokrasiye bağlıyız ------Amaç nedir peki ?.......--------
• Demokrasi bizim için bir tramvaydır istediğimiz durağa gelince ineriz
• Yolumuzun ortasında bir inek oturuyor yolumuzu kapatıyor menzile ulaşmamızı engelliyor ,ineği yolumuzdan önce lafla ,usul ususl , sonra evvelallah sizlerin yardımıyla , artık nasıl olursa nasıl denk gelirse kaldıracağız --------Dinci bir miting sırasında halka seslenişinde söylenen söz İNEK olarak tabir edilen Laik Cumhuriyet ve Atatürk devrimleri-----------
• Türkiyeyi eyaletlere bölmek lazım Merkezi yönetimin bir takım yetkilere bunlara verilmeli belediye başkanlarıda bu konuda en yetkili olmalıdırlar o bölgedeki hertürlü eğitimlerde bunlara bırakılmalıdır --------PKK ile aynı söylem ----------
• Hem laik hem müslüman olunmaz ya müslüman olacaksın ya laik ,ikisi bir arada olunca ters mıknatıslanma yapar .Mümkün değil ikisi bir arada olmaz------ Bu zamana kadar nasıl olmuş -----
• Referansımız İslamdır Tek hedefimiz İslam devletir.
• Sen Ne mutlu Türküm dersen onunda Ne Mutlu Kürdüm deme hakkı vardır ----- En acısıda bu sözü Ne Mutlu Türküm sözünün özünü benimseyememiş bir devlet adamı ------
• 29 zilkade 1421 -------- Oğlunun Nikah Davetiyesindeki tarih arap takvimi kullanılıyor -----
• 1,5 milyarlık islam alemi müslüman milletimizin ayağa kalkmasını sabırsızlıkla bekliyor kalkacağız ve bu ayaklanma başlayacak
• Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir Lafı koskocaman bir yalan , Egemenlik Kayıtsız şartsız Allah'ındır
• Anayasayı sarhoşlar hazırladı
• Kaptıkaçtı maptıkaçtı (prof.Orhan Aldıkaçtı) anayasayı hazırlıyorlar adamlar ayık kafayla hazırlamıyorlar bunu.
• Yahu milletin bütünlüğü "Ne Mutlu Türküm Diyene" ifadesiyle sağlanırmı Osmanlı 30 u aşkın etnik grubu ümmet düşüncesiyle bir arada tuttu bizde öyle yapacağız. ------- Tarih Bilgisinin ne kadar kuvvetli olduğu belli Osmanlı zamanında bile Camilerin yanıbaşında Kiliseler vardı ve insanlar dinini yaşıyorlardı--------
• Bir tutturmuşlar laiklik elden gidiyor diye millet isterse tabiki gidecek
• Biz hazmettire hazmettire gelioruz Allah'ın izniyle Bu çalışmalarımız senaryoyu değiştirme çalışmalarıdır biz onun için geliyoruz Biz kemalist düzenin koruyucuları olamayız. Bu mümkün değil
• Sayın Öcalanın durumuna gelmek istiyorum Sayın Öcalan düşüncelerinin değil aldığı kellelerin hesabını veriyor ----- terörist başından bahsederken Sayın diye hitap ediyor ve kelle derkende Şehit türk askerlerini kastediyor --
• Türkiye' yi pazarlıyorum herşeyi pazarlar satarız parayı veren düdüğü çalar ----- TELEKOM , DEMIRÇELIK gibi özelleştirmelerden bu sözü belli oluyor zaten ---
• Bana verilen maaş çok düşük yetmiyor sen nekadar alıyorsun ----Almanya Başbakanına -
• Türkiye ' de kürt sorunu vardır.Bunu Türkiyelilik kavramıyla çözmeliyiz Türkiyeli kimliği her vatandaşın üst kimliği olmalıdırtürk kavramıda alt kimlik olarak değerlendirilmelidir. ----PKK ile aynı söyleme giriyor----
• PKK nın cenaze töreninde bayrağını açmasıda F-16 ların alçaktan uçuş yapmasıda yanlış.İki tarafın yaptığıda yanlış ----- PKK terör örgütüyle T.S.K aynı kefeye konuluyor.-----
• Suriye'yi Lübnan dan çıkardıkları gibi bizide Kıbrıstan çıkartırlar birileri bize çık der bizde kuzu kuzu çıkarız ------- 1974 yılında bunu başaramayanlar şimdi başaracak gibi.-----
• Ben müslümanım diyenin aynı zamanda laikim demesi mümkün değil
• Yahu bu millet yatıp kalkıp sizemi çalışacak (Erzurumda çiftçilere sesleniyor). ------ "KÖYLÜLER BU MİLLETİN EFENDİSİDİR " ATATÜRK'ün sözü aklıma geldi bunu okuyunca (Anlayın artık)-----
• Efendi sen kim oluyorsun buna mecelle (şeriat hukuku ) karar verir (Danıştayın türban kararı sonrası söylenen söz)---Bir kaç hafta sonra işareti alan bir terörist danıştayı basıp türban kararı veren üyeleri taradı----
• ABD de özgürlük anlayışı var ama benim ülkemde yok ---- ABD gezisinde ülkesini amerikalılara şikayet ediyor------

Bir devlet Adamının vatandaşına hitabı

• Ulan terbiyesizlik yapma artislikj yapma ulan Hadi ananıda al git burdan (Mersinde bir vatandaşa) ----- Ne güzel değilmi -----

Devam :

Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmayan yüzlerce atamanın vekaletlerle yürütülmesi konusunda

"Biz hukuka aykırı birşey yapmıyoruz Mecelle'de (şeriat hukukunda) böylebir kaide var "

"Askerlik yan gelip yatma yeri değil " (Şehit yakınlarına )

"Ne konuşacam ben o kadınla yahu" (Şehit annnesine ) verdiği cevap

"Kendisine kefilim babam gibi güvenirim ona kendime inandığım gibi inanıyorum" (BM tarafından tüm dünyada terörist olarak ilan edilen ve aranan EL-KADI hakkında )

" Onları Hoplatacağım" (EL-KADI ' yı eleştiren muhalefet üyeleri ve gazetecilere ) söylediği söz

PKK ateşkes kararı verince ;

"Bizde onlara durduk yerde operasyon yapmayız" (PKK yı muhattap alıyor ve ateşkes kararına jeest yaparak karşılık veriyor)

"Ulusalmış ,milliyetçiymiş ne milliyetçisiymiş bunlardan olsa olsa saman m,illiyetçisi olur"

"Sanki maçtaymış gibi bağırıyorlar Türkiye laiktir Laik kalacak" diye bunlar hoş seyler değil " (AKP genel Kongresinde)

Bukadar değil devam edecek T.C. başında ki birinin söylediği sözler ........

Galiba sözün bittiği yerdeyiz arkadaşlar ...

Sinema Haftası

Geçen Hafta sonu yine sinemaya gitme hevesimiz üzerine vizyondaki Eddie Murphy nin NORBIT filmine gittik askımla Eddie Murphy yine 3 karakteri canlandırdığı filim eğlencelikli sayılırdı ama beklediğim bir Eddie Murphy filmi değildi açıkcası , tebessüm ettirmedi de değil kahkahalarla gülmesemde bazı sahneleri beni kopardı diyebilirim. Bu filim benden puan olarak 6,5 aldı . (Eddie Murphy nin diğer filimleriyle kıyaslanırsa anca bu puanı alır). Sinema Çıkışında da evde ARABALAR (CARS) çizgi filminin VCD sini izledik. Çizgi animasyon olmasına rağmen hem konu olarak hemde animasyon olarak izlediğim filimler arasında en güzeliydi bu tür filimleri seveniniz varsa mutlak seyredilmesi gereken bir filim olarak değerlendirin bence bu animasyon çizgi filim benden puan olarak 8 tam puan aldı . Şimdi ise dört gözle mayıs ayını beklemekteyim seri olarak takip ettiğim 2 filim birden mayıs ayında vizyona girecek.

ÖRÜMCEKADAM-3 ve KARAIP KORSANLARI-3 filimleri vizyonda olacak.Bakalım iki filimde kaldıkları yerden nasıl devam edecek merakla bekliyorum.

Ceviz Kabuğu

Kanal Türk televizyonunda Hulki Cevizoğlu' nun hazırlayıp sunduğu türkiye nin gerçeklerinin konuşulduğu cevizkabuğu programını dün izledim.(Yarısında açtım ama olsun) Programın Konusu bugün için yapılacak Ankara daki miting hakkında idi. ADD (Atatürkçü Düşünce Derneği) ğinin hazırladığı ve organize ettiği Tandoğan mitingi hakkında konuşma yaptılar. Organizasyon yöneticisi ve Prof.Dr. Ali Güneş konuğuydu (İsimde yanlışlık olabilir Kusura bakmayın) bu esnada ilginç diyologlar geçti aklımda kalan kısımlarıyla aşagıdaki gibi ilginç diyorum çünkü şimdiye kadar kimsenin dikkat etmediği ama yaşanan olayların özeti gibiydiler

- H.C.: Bu memlekette Pkk Başı A.Öcalnın Boy boy resimleriyle yer alıp PKK bayraklarıyla Miting düzenlenirken ve bazı politikacılar ve kurumlar buna ses çıkarmazken neden Türk Bayraklarıyla yapılan mitingler engellenmek isteniyor (Demokrasi ve Cumhuriyet adına düzenlenen mitingler) ve yine bazı politikacılar ve kurumlar bu mitinglerin düzenlenmesinden kaygı duyup tepki gösteriyorlar. -----Bu soruya yanıt belki hiç gelmeyecek-----

-H.C: Güvenlik Güçleri bu Cumhuriyet ve demokrasi için şehit olurken sivil halk neden taşın altına elini koymaktan bu kadar korkuyor ve seslerini tepkilerini yeterince gösteremiyor ---Buda ilginç bir tespit değilmi------

-H.C: Bazı politikacıların Cumhurbaşkanı seçimleri için içine düştükleri sayı karmaşasını bırakıp sayıyı bulmak değil Geçmişinde Atatürkçülük ve Onun devrimleriyle ve demokrasiyle sorunu olmayan birini bulmak için uğraş göstermiyorlar ----En can alıcı nokta bence burası------

-H.C: Bazı gazete ve televizyonlarda bu mitingle ilgili neden hiç bir bilgi verilmiyor ve sanki böyle bir mitingin oluşumundan rahatsız duyuluyor. -------

Bunlar Hulki Cevizoğlu 'nun laf arasında irdelediği zaman zaman düşündürücü sorulardan bazılarıydı. Evet Bugün Ankara da Demokrasi ,Cumhuriyet ve Laiklik için bir miting düzenleniyor katılanlar o mitingde yerlerini alacakalar katılamayanlar bu konuya duyarlı olan her vatandaş lütfen evlerinin ve işyerlerine türk bayraklarını asarak tepkilerini göstersinler. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımızında Harp Akademilerinde Yaptığı bir konuşmada dikkatimi çeken bir cümlesi oldu ;

"Geçmişlerinde Radikal İslamcı olarak kendilerini tanımlayan kişilerin şimdi Demokratik İslamcılık kisvesi altına girmesi kadar kötü birşey yoktur. "

Kaç Kişinin Bilgisi Var..........

BU UNUTULURMU?(Ama malesef unuttuk...) Birinci Dünya Savaşı'nda Ingilizlere, 150 bin askerimiz esir düştü. Bu askerlerden bir kismi da Mısır'ın Iskenderiye şehri yakınlarında bulunan Seydibeşir Usare Kampı'na hapsedildi. Kampın tam adı,'Seydibesir Kuveysna Osmanli Useray-i Harbiye Kampı' idi. Bu kampta, 1918'de Filistin cephesinde esir düşen 16. Tumen'in 48.Alayı'na baglı Osmanlı askerleri tutuluyordu. 12Haziran 1920'ye kadar iki yıl boyunca her türlü işkence, eziyet, agır hakaret ve>> >aşagılamaya maruz kaldılar. Bu insanlık dışı muamelenin nedeni ise Ermeniler idi...Kamptaki, Türkçe bilen Ermeni tercümanların yalan, yanlış çevirileri ve kışkırtmaları nedeniyle,kamplarin Ingiliz komutanları, azılı Türk düşmanı kesilmişlerdi. Savas bitmişti. Ancak, kamptaki ağır koşullar nedeniyle ölenler dışındaki askerleri teslim etmek, Ingilizler'in işine gelmiyordu. Cünkü, olasi yeni bir savasta, bu askerlerin yeniden karşılarına cıkabilecekleri, Ermeniler tarafından, Ingilizlerin beyinlerine işlenmişti. Çözüm toplu katliamdı... Askerlerimiz, mikrop kırma bahanesiyle, süngü zoruyla dezenfekte havuzlarına sokuldu. Ancak suya normalin cok uzerinde krizol maddesi katılmıştı. Mehmetçik,daha ayağını soktuğunda, aşırı krizol maddesi nedeniyle haşlanıyorlardı. Ancak Ingiliz askerleri dipçik darbeleri ile askerlerimizin havuzdan çıkmalarina izin vermiyorlardi.Mehmetçikler,bele>>kadar gelen suya başlarını sokmak istemedi.Ancak bu kez Ingilizler havaya ateş etmeye başladı. Askerlerimiz,ölmemek için çömelerek başlarını suya soktular. Ancak başını sudan kaldıran artık göremiyordu. Cünkü gözler yanmıştı... Dışarı çıkanların halini gören sıradaki askerlerimizin direnişleri de fayda etmedi ve 15 bin askerimiz kör oldu. Bu vahset, 25 Mayis 1921 tarihinde TBMM'de görüşüldü. Milletvekilleri Faik ve Şeref beyler bir önerge vererek, Mısır'da esirlerin krizol banyosuna sokularak 15 bin vatan evladının gözlerinin kör edildiğini, bunun faili olan Ingiliz tabip, garnizon komutanı ve askerlerinin cezalandırılması icin TBMM'nin > >teşebbüse geçmesini istediler.Tabiiki yeni kurulan devletin bin türlü sorunu vardı. Bu hesap sorma işide unutuldu gitti. Ama onlar unutmuyorlar... Kendi ihanetlerini bile soykırım ambalajına sarıp, dünya kamuoyuna sunuyorlar. En uzucu olanı da malum birilerinin, bu karalama kampanyalarına çanak tutması... . ERMENİLER>> >SOYKIRIM YAPILDI DIYE DÜNYAYI AYAĞA KALDIRIYOR BİZİM TARİHİMİZDEN>> >HABERİMİZ YOK.

Bunun gibi yığınlarca olaylar var elinizin altında internet gibi dünyanın tüm bilgilerine ulaşacağınız bir dünya var gerekli bilgiye ulaşacağınız ama aramasını bilenlere.

Çanakkale de ki savaşta bir taburun üzerine ingiliz uçaklarının zehirli gaz attıkları ve yarım saat içinde 10 binlerce vatan evladının şehit olması gibi. Kaç kişi biliyor .

Şimdi size desem ki..."Antalya'da onbinlerce insanın katılacağı miting var, haberiniz olsun." Eminim çoğunuz... "Hayırdır, ne mitingi bu" der. Halbuki o miting yapıldı bile. Yağmur vardı... Şakır şakır. Buna rağmen onbinler katıldı. Gördünüz mü televizyonlarda? Gazetelerde? Göremediniz... Çünkü vermediler. Sansürün feriştahı işte budur. Antalya "kıyıda" kaldığı için, "göstermezsek, kimsenin ruhu bile duymaz" dediler ve bunu başardılar... Kısmen. Ama gelin görün ki, o mitingin feriştahı, Türkiye'nin "kıyısı"nda değil, "göbeği"nde, Başkent'te yapılacak 14 Nisan'da.Yüzbinler katılacak... Yüzbinler. Sakla da görelim. Kızıyorlar tabii... Öfke falan. Diyorlar ki, "şirazesi kaçtı..." Nedir bu mitingin adı? "Atatürk ve Cumhuriyet mitingi." E bu Cumhuriyet'in şirazesi değil midir Atatürk? Neden kaçsın? Neymiş, öğrenciler katılsın diye, bazı üniversitelerin sınavları ertelenmiş.Canım kardeşim... Bebe yaşındaki ilkokul öğrencilerini partinin mitingine götürünce, "güzel..." Üniversiteli Ata'ya gidince, "çirkin..." Var mı böyle? Üstelik... Avrupa Birliği fonlarından para alan sivil toplum örgütleri, memleketin bölünmesi için çaba harcarken, soykırım iddiasını desteklerken, Kıbrıs'ı verin diye kıçını yırtarken, "demokrasi" oluyor.Hiçbir yerden para almayan sivil toplum örgütleri, Atatürk ve Cumhuriyet için çaba harcarken, "anti-demokratik" oluyor. Yok öyle! Şiraze kaçmıyor. Aksine... Şiraze kovalıyor. Hep beraber, 14 Nisan'da Ankara'ya...

Ben gidebiliyormuyum hayır ama buradan belki gidebilecek olanlara iletiyorum

Millet olarak Nereye Sürükleniyoruz!!!!!!

Son zamanlarda gündemi takip ediyormusunuz bilmiyorum ama gelişmeler hiç ama hiç iç acıcı değil aksine içler açısı.Her nekadar baştaki arkadaşların dedikleri gibi düzlüğe çıkmaya başlanan bir portre çizilsede gerçeği yansıtmıyor. Kağıt üzerinde herşey çok güzel görünsede gerçek hayatta görünen değerler açıklananın aksine tepe taklak gitmekte bu gerçekleri bilmiyorlarmı sanki isimleri kadar net ve açık olarak biliyorlar. Piyasa değerleri % bilmem ne oranında artış gösterirken milletin alım gücünde gram artış yok göz boyama ve şakşakçılıktan başka bir işe yaramayan örgütler birilerinin menfaati için çalışıyorlar. Şimdiki gençleri kendimle kıyaslıyorumda gerçekten çok üzülüyorum . Neden mi ? sebebi çok açık eğitim sistemimizden tutunda bir çok şey eskisi gibi değil artık gençler yeni jenerasyon kendi tarihi konusunda hiç bir fikre ve bilgiye sahip değil araştırma ruhu artık elinden alınmış bir toplum olmaya başladık bize ne veriliyorsa onunla yetinmeye alıştırılmış bir toplum olduk çıktık farkındamısınız bilmiyorum. Gençler tarihini bilmiyor daha , araştırma yapma gereği duymuyor seslerini kendilerini fert olarak bu topluma kabul ettirmek için hiçbir şey yapmıyor ne kadar acı bir durumdur bu farkındamısınız.İç ve dış politika felaket daha düne kadar dağlarda gezen çapulculara şimdi prim veriyoruz . İki güne kadar dağlarda kovaladığımız adamlarla şimdi aynı masada oturup el sıkışıyoruz ve bu gidişata dur diyemiyoruz bu toplumun bir ferdi olarak sesimizi yükseltemiyoruz ne kadar acı bir durum .

ne kadar acı bir durum